The Midnight Breed Series Companion (Midnight Breed)

 

Companion kitapları satma tekniği olarak daha önce yayınlanmamış bir novellayı içine kakalarlar. Lara adrian'da bunu yapmış elbette. Aslında seride fazla kitap olduğundan bazı terimler ve karakterler unutulabildiğinden bu gibi kitaplar hatırlatıcı görevide görebilmekte ve zevkle okunabilmektedir. Ama beni ilgilendiren kısmı sadece Gideon ve savanna'nın tanışma hikayesiydi. Bu karakterlerin kendi ana kitapları hiç olmadı ve olmayacakta , yazarda onların hikayesini bu geniş novella ile anlatma yoluna gitmiş. iyi iş çıkarmışta diyebilirim , gideon'un yeteneği neymiş neden kaybetmiş,neden gözlük takıyor ve neden order ile aktif görevde yerlamıyorda bilgisayar kurdu olmuş tüm bu soruların yanıtarını bulabilirsiniz. novellanın sonu ise şıp diye kesilivermiş izlenimi yaratmış sanki , kızımızın order elemanları ile tanışmalarını gösterip bitireymiş iyiymiş. Onun dışında güzeldi , serinin takipçileri bu kısa hikayeyi kaçırmasın derim.

 

Bad Things (Tristan & Danika #1)

Beklentilerim o kadar çoktu ki. Tristan B&D eğimli danika ise sub'tı. Gel gör ki hiçte beklediğim gibi olmadı.

Yazarlar rock gruplarının yaşamları hakkında yazarken neden işe grupie'leri , uyuşturucuyu, içkiyi karıştırmak zorunda ki. Hem müziğini icra eden hemde düzgün rockçılar yokmudur. Herşey fucked up mı olmalıdır. Hadi onu geçtim yazar içeriğe duyguları katamamış , tristan ile danika arasındakile o kadar sığ ve çocukça yaşanıyor ki. Tamam danika 21 yaşında ama 17 yaşındaki lise talebeleri gibi davranıyor. Tristan ile "arkadaşlık" ile başlayan ve birbilerine olan çekimlerine direnmeye çalışırkenki halleri oldukça komik . iyi anlamda değil. Tristan ve danika birbirlerine hiç iyi gelmiyorlar. naif bir bebek bakıcısı-öğrenci olan danika tristan ile gece hayatına içkiye alışıyor. Onun işvereni ben olsam çoktan kovardım :D
Sonunda birbirlerine karşı koyamayan çift Başlıyorlar tavşan gibi sevişmeye. Aklınıza gelebilecek her mekanda her pozisyonda hemde. Benim hiçbir erotica'da olmadığı kadar midem bulandı açıkçası. Bağlanma korkusu olan tristan ve aptal aşık danika arasındaki kimya yoksunluğu bunları okumamı zorlaştırdı ve hemen her sahneyi atladım okumadım.

Eminim benim gibi up in the air okuyucuları bu seriyi sırf danika'nın dizinin sakatlığının sebebini ve tristan'ın danikayı tiksindirecek ne yaptığını öğrenmek için okuyordur ama gel gelelim o kısa giriş bile yapamadık. yazar illa ikinci kitabı çıkaracağım diye ısrar edince sakız gibi uzatmış konuyu elbette. Sonuna birkaç dram trajedi'de ekledimmi herşey çok güzel olacak sanmış ama nafile. Ben ikinci kitabı yine sırf bu meraktan okuyacağım. Biri beni vursun.

Endlessly (Paranormalcy #3)

Sonunda saf zamanlarımda başladığım YA serilerinden birini daha bitirmiş bulunuyorum. Neden YA okuyordum ben diye düşünmeden etmediğim tek bir an'ım bile yok. Lanet olsun ki bir seriye başladıysam bitirmem gerekir diye bir düşünce yapısına sahibim. Yarıda hiç bırakmam (vampir günlükleri hariç onu asla bitirmem) Darısı gece evi serisi zoey ırspısının başına diyelim.
Kitap güzeldi feci değildi ama katlanabilirliğimide zorlamadı değil. Hep aynı döngüde geçip durdu peri dünyası - gerçek dünya- upta - peri dünyası -göl-peri dünyası....
allak bullak oldum desem yeridir. Kitabı bana göre katlanabilir kılan tek yaratık jack 'ti :D ben onu yerim :D Zaten tahmin edilebilir bir sona ulaşmaktaki bu sündürme taktikleri YA'nın klasiğidir , bu yüzden son'dan çok etkilenmedim diyebilirim. bye bye evie  BLİİİP YOU !!! :D 

Wallbanger

Kitap hakkında başta ön yargılıydım. Okumaya başladıkça yanıldığımı anladım. Karakterler o kadar eğlenceli ve neredeyse hepsi çatlak :D Kedisi bile , o kediyi kendime istiyorum :D kitabın sonundaki cat POV hele destanlıktı :D the feeder hahah. horlamasını durduruyor patisiyle ya :D
Kitapta başlarda ana karakterlerimizden ziyade yanlış eşleşmiş kız arkadaşlarla ve durumu düzeltmeye çalışmalarıyla geçti.sonra simon ve Caroline 'e döndük.Bu seferde sanki mimi ve sophia'nın durumlarını merak eder kaldım açıkçası :D Gerçekten harika bir kitap , zevkle okunuyor , birde ben yemek düşkünü erkeklerin hallerini okumaktan çok zevk alıyorum :D cehennemden gelen komşu serisi bu yüzden favorimdir. Neyse onun dışında asıl büyük hezimeti kitabın tek başına bir kitap olduğunu seri olmadığını anladığımda yaşadım .

Daha devam ederdik ya. Yazarar sesleniyorum,devam et lütfeeeeeen :D 

Entwined with You (Crossfire #3)

it was awful

The Mistress Files (The Original Sinners #3.5)

The mistress files kingley'nin nora'dan dominatrix yaptığı müşterileri ile deneyimleri ve onların kişilikleri hakkında dosyalar yazmasını istemesiyle oluşmuş bir kitap. Nora üzerinde en çok etki bırakan bu kişiler hakkında yaşadıklarını paylaşıyor bizlerle. Bence yazar espirili anlatımıyla sıradan erotica yazarlarının hep bir adım önünde yer alıyor. Nora kadar komik bir o kadar duygusal ve aynı zamanda acımasız,ciddi olabilen karakter yoktur sanırım. Bu yüzden rahatsız edici S&M sahneleri bile rahatlıkla okutuyor sizlere.OS serisinin kırmızı yıllar (dominatrix nora) kısmının son kitabı The mistress kitabı gelene kadar çerezlik bir novella.Çok eğlendim :=)

Heart of Obsidian (Psy-Changeling #12)

 

 What a wonderful book , what an adorable author. I love you nalini

Kaleb için ne söylesem azdır. Serinin başından beri seviyorum onu ne yalan söyliyim. Herkes onun eylemlerinin arkasında bit yeniği ararken , herkes onu suçlarken ben bu adamın taş kalbinin arkasında altın gibi bir ruh olduğunu biliyordum :P

 Psy&changeling serisinde neredeyse tüm changeling karakterlerin kitabı yazıldığından nalini normal olarak artık psy hikayelerine giriş yapıyor. Ama ne giriş. Kaleb 'in hakkındaki yürek burkan geçmişe baktığımızda serinin başından beri karşımıza çıkan ghost karakterinin kimliğinide öğrenmiş oluyoruz. Ve ben tahminimde yine haklı çıkıyorum :P
Kitapta özlediğim tek şey kedigilleri pek göremeyişimizde. diğer karakterlerden vaughn ,faith , lucan ve mercy'i gördük. Halbusi ben minik bebeklerimizide görmek isterdim. ikizleri ,haylazlıklarını okumak zevk verici. Ama yazarımız heray yayınladığı gazetede onlar hakkında yazdığı kısa hikayelerle bizi bu özlemden azda olsa kurtarıyor. Bu serinin karakterleri sanki ailem gibi olmuşlar , o kadar zevkle okuyor bitincede o kadar üzülüyorum. özlüyorum onları resmen :D
sıradaki kitabın kahramanı olabilecek 3 kişi var. Biri peder Xavier , aden ve vasic. Bana sorsa Vasic'i seçerim ,çünkü o kırılma noktasında bir arrow ,onu kurtaracak hatunun zıpkın gibi olması lazım :D ay çok meraklıyım .Hemen yaz naliniiiiiiiiii oturma :D

Beauty from Surrender (Beauty #2)

 

Our playboy jack mclachlan became a pussywhipped whiny little boy. And laurelyn's laments about that blonde bitch at the end was a total deal breaker for me. If I were in his place ,I'd kick her ass to the states :D anyways. It was a HEA end. and author wants to write about them later , it suits for me. I can read more of this series :=)

İlk kitabın bittiği yerden ikincinin gelişme sonuç bölümlerini tahmin edebiliyordunuz zaten. Laurelyn bir veda bile etmeden amerika'ya geri döndü. kızın gidişinden sonra onu sevdiğini anlayan jack belki onu aklımdan atarım diye başka bir anlaşmalı ilişki girişiminde bulundu ama birşey olmadan kadını geri çevirip laurelyn'i aramaya girişti. kızın tam adını falan bilmediğinden onu bulması 3 ay falan sürdü kızı buldu ama kız ünlü olması an meselesi bir grupta şarkıcıydı. yani önünde geleceği parlaktı. 1 ay amerika'da kalabilecek olan jack bu süre içinde kızın fikrini değiştirip kendisiyle avustralya'ya dönmesi için ikna etmek zorunda. Bu süre içinde hep canım cicim seviş seviş sahneler vs :D Eve dönme vakti gelen jack gider ayak kıza yüzük verip evlenme teklif ederek assolist çıkışını yapıyor .:D  Bu sefer top kızın elinde. Ama şöhreti yakalayan grupla turneye çıkmalı buda 3 ay sürecek. Jack'e evet demiyor çünkü  3 ay sonunda ona dönüp yüzüne karşı söylemek istiyor. Neyseki bu haftalar kısaca geçiştirildi. Sonunda kavuşan çiftimiz seviş durumlara dönüyor. bir 3 ayda böyle geçiyor düğün hazırlığı vs jack'in sarışın hatunla OLMAYAN ilişkisi gelip kıçını ısırıyor ,bunu öğrenen laurelyn gereksiz bir kırgınlık ,ayrılık yaratıyor ugh salako :D Sonunda herşey tatlıya bağlanıyor ve son.
Yazar seriye devam edeceğini ama okumaya devam etmek istemeyenler için böyle mutlu sonla bitmesini uygun gördüğünü söylüyor. Kısa hikayemi olur uzun hikayemi bilinmez ama içeriğinde bebekler olacağı kesin :=)

This Is Who I Am (Masters of the Shadowlands #7)

 

 

Çıkması baya uzun süre beklenen bir kitaptı. Çünkü yazar yayımcısı ile uzun süre görüşmeler yapmak zorunda kaldı. sonunda kitabın yayınlanmasına karar verildi ve işte karşımızda. 

Aslında ne yalan söyleyeyim beklediğimden daha hafif içerikteydi. sonuçta elimizde bir mazoşist ve bir sadist var. Ben  the original sinners serisindeki nora ve soren'in kan oyunlarını bilirim ki işte soren tam anlamıyla sadist dediğimiz tiplerdendir. sınırlarda . Ama bu sadist arkadaş master sam o kadarda ileri gidenlerden değilmiş , diğer kitaplarda kendisinden korkularak bahsedilen dizleri titreten sam aslında kuzu gibiymiş :P Ben sam'in linda üzerinde kırbaç kullanmasını falan beklemiştim ama anlayışla karşılarsınız ki linda köle tüccarlarının elinden yeni kurtulmuş  mağdur bir kadın. ,belki diğer kitaplarda onların daha derin sahnelerinide izleriz. Sıradaki kitabın sally ve FBI ajanları hakkında olduğunu dile getiren yazar onların hikayesinede geçiş yapmadan bırakmış bunuda garipsedim doğrusu. Bir giriş yapılabilirmiş sanki. 

sonuç olarak akıcı, az çok tahmin edilebilir ama yinede kendinden soğutmayan ,serinin güzel kitaplarındandı.